"sotemote" Hakkında

"Yemek yapmak da aslında bir sanat... 

Şef, doğru malzemeleri kullanarak ve ustalığını konuşturarak sanatını icra eder. Aynı resminde renkleri, bestesinde notaları kullanan bir sanatçı gibi..."

Yemeğe olan merakım daha küçük yaşlarda başladı. Aile kültürümüzün önemli bir parçası olan yemek sofraları, çocukluk anılarım dahil olmak üzere hatırladığım tüm hatıralarda unutulmaz bir yere sahip. Sofra, sadece yemeği değil, aynı zamanda paylaşmayı, dertleşmeyi, kutlamayı, üzülmeyi, dayanışmayı ifade ediyor benim için.

​

İşte bu sebeplerle yemeklere karşı hep büyük bir ilgi besledim. Çocukluğumda konakladığımız otellerin mutfak bölümlerine girmem ve gizlice şeflerle konuşmam belki de ilk defa bu alandaki merakımı alevlendirdi. Küçük yaşlardan itibaren evde yemek pişerken hep mutfakta bulundum. İlk başlarda börek için kullanılan yufkadan arta kalan parçaları yedim, daha sonra elime verilen kaşıkla çorba karıştırdım, sofrayı kurdum, salatayı yaptım, pilavın pirincini kavurdum.... Ergenlik yaşlarıma geldiğimde ise artık yeni lezzetler keşfetmek ve bunları kendim pişirebilmek istediğimi farkettim. İşte aile mutfağından şeflerin mutfağına olan yolculuğum burada başladı.

​

Yemek pişirmeye karşı olan ilgim her daim kuvvetli olsa da bu alanda profesyonel hiçbir eğitim almadım. Ailemin bir kısmının selanik ve girit göçmeni olması, bir kısmının ise karedenizli olması, kanaatimce farklı yemek kültürlerine, farklı lezzetlere karşı açık olmamı ve damağımın da bu şekilde gelişmesine vesile oldu. Önce üniversite eğitimim süresince, daha sonra ise mesleğimi icra ederken, bir yandan yeni lezzetlerin peşine düştüm.

​

İşte bu blogda, peşine düştüğüm lezzetleri ve bu lezzetlere ev sahipliği yapan mekanları elimden geldiğince samimi bir üslup ile sizlerle paylaşmayı arzu ediyorum. Bu benim için büyük bir hayalin ilk adımı, bunu da vurgulamak isterim. Başka bir ifade ile bu blogu okuyarak hayalime ortak olmuş oluyorsunuz. Umarım blogumu okurken keyif alırsınız, zira ben yazarken çok keyif alıyorum. Zaten eğer bir gün yazmaktan keyif almayı bırakırsam, yazmayı da bırakacağım. Hiç şüpheniz olmasın.

​

Ömer B.

​